TATLANDIRICILAR VE KANSER

Tatlandırıcı olarak kullanılan kimyasal maddeler içerisinde ilk olarak Siklamik asit ve tuzları (siklamatlar) kanserojen olarak bulunmuş ve 1968’de A.B.D.’de yasaklanmıştı. Daha sonra yüksek doz Sakkarin’in karsinojenik olduğundan kuşkulanıldı. Bir başka tatlandırıcı olan Dulsin toksik ve karsinojenik bulundu. Son olarak 14 Aralık 2005’de İngiltere’den yapılan bir açıklamada Aspartam’ın ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği, bu konuda güçlü kanıtlar bulunduğu ve Aspartam içeren ürünlerin süpermarketlerden çekilmesi gerektiği bildirildi. BBC’nin bu konuyu Temmuz 2005’te de haber olarak verdiğini hatırlamak gerekir. Bu konuda son durum ve gerçekler nelerdir ? Bu yazıda özetlemeye çalışacağız.

Aspartam’ın Yapısı Nedir?

Aspartam şekerden 200 kat daha yoğun bir tatlandırıcıdır. E-951 no’lu bir gıda katkı maddesidir. Aspartam’ın yapısında metil ester formunda iki aminoasit bulunmaktadır; aspartik asit ve fenilalanin. Aminoasitler, proteinlerin yapı taşı olan doğal maddelerdir. Ancak Aspartam’ın yapısındaki iki aminoasit protein yapısındaki gibi dipeptid bağıyla değil metil ester formunda bir arada bulunmaktadır. Aspartam vücuda alındıktan sonra söz konusu iki aminoasite ayrılır ama bunların yanı sıra üçüncü bir bileşik olarak metanol yani metil alkol oluşur. Üretici firma bunun az miktarda olduğunu, vücutta birikmediğini belirtiyor. Hatta domates suyu gibi doğal bitki ve meyve sularında da sindirim sonrası metanol oluşabileceğini ifade ediyor. Aspartam halen piyasada 6000’den fazla yiyecek ve içecek içerisinde (özellikle diyet gıdalarda) tatlandırıcı olarak bulunmakta ve dünyada 200 milyondan fazla kişi tarafından tüketilmektedir.

Kansere Yol Açar Mı?

Uzun süreli Aspartam kullanımının hayvanlarda kansere yol açtığı gösterilmiştir. İtalya’da Ramazzini Vakfı tarafından yapılan çalışmalarda uzun süre aspartam verilen sıçanlarda lösemi ve lenfoma görüldüğü bildirilmiştir. İnsanlarda kansere yol açtığını gösteren kesin kanıt henüz yoktur fakat Dünya Sağlık Örgütü (WHO) bu bulguları insanlarda kanser riski açısından önemli bulmaktadır. Bu arada halen bir başka önemli konu şudur; Fenilketonürili hastaların kesinlikle aspartam içeren yiyecek ve içecekleri kullanmaması gerekir; fenilalanin metabolize olamayacağı için bu aminoasidin kandaki yüksek miktarları ciddi beyin hasarına yol açabilir. Kanser konusunda, Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından 40 mg/kg’ı geçmeyen dozlarda güvenli bulunmuştur.

Güvenilir Miktarı Ne Kadardır?

Aspartamın bugün için kabul edilen güvenli miktarı, günde vücut ağırlığının her kilogramı başına 40 miligramdır. Yani 70 kg ağırlığındaki bir erişkinin alması gereken en yüksek günlük doz 2800 mg’dır.

Kaynaklar:

  1. http://www.efsa.europa.eu/en/faqs/faqaspartame